Hafta sonu, artık bir nevi yaşam şeklimiz olan "hesapta olmayan planlar"la geçti... En güzeli! Cuma akşamı tutturdum ben pizza diye... Kriz kıvamında.. İnternette Fire&Stone denen bir yer keşfedip - ki zaten daha önce milyonlarca kişi tarafından keşfedilmiştir- oraya gitmek istedim. Ancaaaaak hayat sana her zaman istediklerini vermiyor Didemciiiim... Bi gittik, ı ıh... yer mer yok... Ongun'un aklına gelen Strand'deki Pizza Express iseeee banaaa hem pizzamı hem de sonundaki tiramisumu kazandırdı!!... Sonrasında telefonlaşmalar ve gecenin sonunda metroyu kaçırtacak kadar keyifli sohbetiyle meşhuuur pub gecelerinden biri...
Cumartesi kültür turunun bi ayağı olan Natural History Museum.. Gez gez bitmedi.. Ama harbi bitmedi.. Yarısını da sonra gezicez.. Bak unutmiim diye buraya da yazıyorum!!
Ertesi gün hala evde bikaç eksik olduğu için IKEA yapalım dedik ama orda da gitmeden önce internet kontrolü yapmamanın cezasını çekip, yolun yarısında hem metronun hem de trenin kapalı olduğunu öğrenip, kalakaldık... Otobüsle mi devam etsek, ama kutuları nasıl taşicazlarla geçen bir beyin fırtınasının ardından, bir çift birbirini bu kadar mı gaza getirebilir alllaaaaaam söylemleriyle IKEA evimizin herşeyinden vazgeçip, yeni bir amaca yöneldik... Liverpool Street - Spitalfields Market beyler bayanlar... Gayetten keyifli, incikçi boncukçusu, kekçisi, kıyafetçisi, cantacısı, antikacısı, hem dükkanı hem standıyla cici bir pazar yeri burası... Tabi biz saksı gibi IKEAya gidiyoruz, ne gerek foto makinesine dediğimiz için fotolar yok...Ama nasıl olsa bi daha giderim oralara o zaman gelir fotoları...
Ha illa foto görcem ben bugün burada.. Görmezsem ayağıma kramp falan girer diyosanız yeni kolyenin fotosunu verelim?!?!? hem bak cici cici kırık taşlar, metal aparatlar, sütlü kahvemsi boncuklar, kalpli kapama.. ooh mis!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder